Günün Sohbeti - GAYE, İMANLI ÖLEBİLMEKTİR

Allah-ü teâlâ müminlerin, kendilerinin değil, imanlarının üstün olduğunu bildirmiştir. İman kimde bulunursa, o üstün olur. Sonsuz üstünlük ise, son nefeste belli olur.

Süfyân-ı Sevrî hazretlerinin gençliğinde sırtı kamburlaşmıştı. Sebebini sorduklarında buyurdu ki:

“Üç hocaya talebelik yaptım. Hepsi de zamanının en alimleriydi. Ölüm zamanında üçü de dünyadan imansız gittiler. Onların hâlini görünce, korkudan omurga kemiğim eğrildi.”

Bütün ömrü iman ile geçip, son günlerinde imanı giden ve imansız olarak ölen bir kimse, kıyamette imansızlar arasında olur. Bu sebeple, iman ile ölmek için, her gün duâ etmek lâzımdır.

Şeyhülislâm Ahmed ibni Kemâl Paşa hazretleri buyurdu ki:

“İnsanın, işine göre ömrü ve rızkı değişir, iyiler kötü, kötüler iyi olarak değiştirilebilir. Böylece Allahü teâlâ, birine, ölümüne yakın iyi işler yaptırıp, son nefeste iman ile gönderir. Başka birine kötü amel işletip, imansız gönderir. Bunun için, Resûlullah efendimiz her zaman şu duâyı okurdu:

“Allahümme yâ Mukallib-el-kulûb, sebbit kalbî alâ dînike.” Manası: Ey kalbleri iyiden kötüye, kötüden iyiye çeviren Rabbim! Kalbimi, dininde sabit kıl!

Allahü teâlâ, sonsuz merhametinden dolayı, Peygamberler göndererek, var ve bir olduğunu, inanılması lâzım olan şeyleri, kullarına bildirmiştir. İman, Peygamber efendimizin bildirdiklerini kalben tasdîk etmek demektir. Peygamberi tasdîk etmeyen, inkâr eden, kâfir olur. İnkâr edenler ise, Cehennemde sonsuz kalacaktır.

Bir kimsenin, mümin veya kâfir olduğu, iyiliği, kötülüğü, Cennetlik, Cehennemlik olacağı, son nefeste belli olur.

Netice olarak, her şeyin, her işin bir gayesi vardır. Müslümanın da esas gayesi, iman ile ölebilmek, son nefeste Allah diyebilmek olmalıdır. Mutarrif bin Abdullah hazretleri buyurdu ki: “İyi biliniz ki; Allah-ü teâlâ bir kuluna, iman ile ruhunu teslim etmekten, iman ile ölmekten daha büyük bir nimet vermemiştir.”

Osman Ünlü Türkiye 19.02.2007

Yorumlar